Doğum Sonrası Depresyon: Annelik Yolculuğunda Bir Durağı Anlamak

“Dertli insan içi duman dolu bir odaya benzer. Onu dinlemek, o odaya bir pencere açmak gibidir.”    Mevlana

 

Doğum Sonrası Depresyon: Annelik Yolculuğunda Bir Durağı Anlamak 

Doğum, bir kadının hayatında belki de en özel ve en yoğun duyguları barındıran anlardan biridir. Doğum sonrası ise, bu özel anı takip eden, anne ile bebeğin tanışıp bağ kurduğu, birlikte yaşamı deneyimlemeye başladıkları başka bir özel dönemdir. Fakat bu çok özel dönemde zorlukların olabileceğini, annenin desteğe ve anlaşılmaya ihtiyaç duyabileceğini düşünmemek,  birçok annenin gerçeğini gözden kaçırmamıza neden olabilir. Doğum Sonrası Depresyon annelerin hem duygusal hem de fiziksel sağlığını olumsuz etkileyebilir. Bu durumu farkında olarak, bilinçle, özenle ve şefkatle ele almak ise annenin, bebeğin ve nihayetinde tüm ailenin yaşamını kolaylaştıran anlamlı sonuçlar verebilir. 

 

 

Doğum Sonrası Depresyon Nedir? 

Doğum sonrası depresyon, doğumdan sonraki ilk birkaç hafta ile bir yıl içinde başlayabilen, annelerde yoğun duygusal, fiziksel ve davranışsal belirtilerle kendini gösterebilen bir depresyon türüdür. Bu durum, “bebek mavisi” (postpartum blues) denilen kısa süreli duygusal dalgalanmalardan farklıdır. Bebek mavisi genellikle doğumdan sonraki ilk iki hafta içinde ortaya çıkar ve kendiliğinden geçer. Ancak doğum sonrası depresyon, daha uzun sürebilir ve bazı durumlarda profesyonel destek gerektirebilir. 

Yapılan araştırmalar, Türkiye genelinde yeni annelerin %23,8’inin, dünya genelinde ise %20’sinin doğum sonrası depresyondan etkilendiğini göstermektedir. Yani ülkemizde her dört anneden biri doğum sonrası depresyon yaşamaktadır denebilir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, depresyon, hamilelik ve doğum sonrası dönemde kadınların en sık karşılaştığı psikolojik sorunlardan biridir. 

 

 

Doğum Sonrası Depresyonu Fark Etme 

Doğum sonrası depresyon (bazı durumlarda belirtiler hamilelik döneminden başlayabilir) belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir,  ancak en yaygın belirtileri arasında sürekli yorgunluk ve enerjisizlik, umutsuzluk ve değersizlik hissi, ağlama nöbetleri veya duygusal dalgalanmalar, bebeğe karşı ilgi veya bağlılık eksikliği, iştah değişiklikleri (aşırı yeme veya iştahsızlık), uyku sorunları (uykusuzluk veya aşırı uyuma), yoğun suçluluk veya yetersizlik duyguları yer alabilmektedir. Psychology Today dergisindeki bir makalede “ Yeni ebeveyn olmuş annelerin yada babaların duygulanıp zaman zaman ağlamaları normaldir. Fakat doğum sonrası depresyondan etkilenen yeni anneler tüm gün ağlayabilir, günlük ihtiyaçları yerine getirmek yada hareket etmek konusunda kendilerini işlevsiz hissedebilirler. Tüm gün uyumak isteyebilir yada hiç uyuyamayabilirler. Öfke, kaygı, korku duyguları ile mücadele etmek zorunda kalabilirler. Böyle bir durumda çevrelerindeki sevdiklerinin onlara yardım elini uzatması gerekir” demektedir.  

Doğum sonrası depresyonun tek bir nedeni yoktur;  hormonal değişimler, annelik rolüne alışma yada bu roldeki değişimler, yeterli olamama korkusu gibi psikolojik etkiler, eş, aile veya arkadaş çevresinden yeterli desteği alamamak gibi sosyal etkiler nedenler arasında yer alabilir. 

 

 

Doğum Sonrası Depresyon Yaşadığını Düşünen Anneler Neler Yapabilir? 

Atılabilecek en etkili adım uzman yardımı almak olacaktır. Psikolog, psikiyatrist veya danışman gibi bir profesyonelden destek almak, bu durumla mücadelede somut sonuçlar almanızı sağlayabilir. 

Annelerin hayatlarında yeni bir role alışmaları zaman alabilir ve bazı durumlarda zorlayıcı olabilir. Bunun normal bir durum olduğunu fark etmeleri, kendilerine nazik davranmaya çalışarak suçluluktan uzaklaşmaları ve kendilerine zaman tanımaları iyi hissetmelerine destek olabilir. Benzer deneyimleri yaşayan diğer annelerle konuşmak, küçük molalar vererek kısa yürüyüşler yapmak, bir fincan sıcak içecek yada sevdikleri bir kitaba az da olsa zaman ayırmak iyi hissetmelerini sağlayabilir. 

 

 

Babalar İçin.. 

Ebeveynliğin, anne ve babanın ortak sorumluluğu olduğu bilinci ile hamilelik ve doğum sonrasında annelerin elini ilk tutacak kişi eşleri, yani babalar olacaktır. Bu mucizevi yolculuğu anne ve baba olarak birlikte deneyimlemek, yolculukta ağırlaşabilen yükleri birlikte omuzlamak mutlaka ki çok değerlidir. Bunların yanında, eşinin doğum sonrası depresyon yaşadığını düşünen, fark eden babaların yapabileceği birçok şey vardır. Bunların en başında ise empati kurarak annenin yaşadığı fiziksel ve duygusal değişiklikleri anlamaya çalışmak, desteğe ihtiyaçları olduğunu fark etmek ve kabul etmek bu konuda etkili adımlar atmalarını sağlayacaktır. Bebeğin bakımı, ev işleri, günlük ihtiyaçlar gibi konularda aktif bir şekilde yer almak, tüm bu fiziksel ve ruhsal değişim içindeki yeni annenin özbakım, özşefkat, dinlenme, beslenme, uyku gibi yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamasına alan açmak , annenin sosyalleşmesini, çift olarak bağların güçlü kalmasını sağlayacak planları yaşamın içine serpiştirmek bir babanın bu süreçte atabileceği anlamlı adımlardandır. 

 

 

Doğum Sonrası Depresyon Yaşadığını Düşündüğünüz Yakınınıza Nasıl Destek Olabilirsiniz? 

Annenin yaşadığı durumun normal olduğunu ve eş, aile, çevre desteğinin doğum sonrası depresyonda fayda sağladığını bilerek saygı ve şefkatle yaklaşmak anlamlı olacaktır. Annenin duygusal iniş çıkışlarını yargılamadan, bunun onun kontrolünde olmadığını anlamak yardım eli uzatmanın önemli adımlarından biridir. Annelere pratik destek sunabilir, ev işi, yemek yapmak gibi günlük işlerine yardımcı olarak annenin üstündeki yükü hafifletebilirsiniz. Birçoğumuz için içinde bulunduğumuz sıkıntılı durumu fark etmek yada hakkında konuşmak her zaman kolay olmayabilir. Fakat eğer anne konuşmak, paylaşmak istiyorsa ona alan açabilir, hissettiklerini anlatmasına izin verebilir, onu dinleyebilirsiniz. Dinlediğiniz sorunlara illa çözüm sunmanız gerektiğini düşünmeden sadece dinlemeniz sizin de kendinizi daha hafif hissetmenizi sağlayacaktır. Çünkü bazen sadece anlatabilmek bile yüklerimizi hafifletebilir. 

 

 

“Dertli insan içi duman dolu bir odaya benzer. Onu dinlemek, o odaya bir pencere açmak gibidir.”  

Mevlana 

 

 

Farkındalık Yaratmak İçin Hepimize Görev Düşüyor 

Doğum sonrası depresyon hakkında konuşmak, bu konuda farkındalık yaratmanın ilk adımıdır. Annelerin güçlü olduğu kadar hassas olabileceğini, bazen desteğe ihtiyaç duyduğunu kabul etmek, toplum olarak yapabileceğimiz en önemli şeylerden biridir. 

 

 

“Annelik, bir kadının hayatında derin bir dönüşüm sürecidir ve bu yolculukta her annenin desteğe, anlayışa ve bakıma ihtiyacı vardır.” (Dünya Sağlık Örgütü)

 

 

 

 

 

 

 

Kaynakça: https://cutipogr.cu.edu.tr/storage/2021_1_2/02_%20BA%C5%9EAK%20%C3%87OLAK.pdf 

https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1110912#:~:text=D%C3%BCnya%20%C3%A7ap%C4%B1nda%20do%C4%9Fum%20sonras%C4%B1%20depresyon,5%20olarak%20bildirilmi%C5%9Ftir%20(2). 

https://www.psychologytoday.com/intl/basics/postpartum 

 

Etiketler: blog yazısı, blog yazıları, doğum sonrası depresyon, anne bebek yaşamı
Aralık 17, 2024
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı

Sizlere en iyi alışveriş deneyimini sunabilmek adına sitemizde çerezler(cookies) kullanmaktayız. Detaylı bilgi için Kvkk sözleşmesini inceleyebilirsiniz.